5 Yıl Öncesine Mektup

Bazen kendinize farklı bir gözle bakmanız gerekir. Çünkü çevrenizdekilerin gözlemleri ne kadar önemli olursa olsun, gözlemler ancak içinizdekilerin bilinmesiyle anlam kazanabilir. Bu nedenle nadiren de olsa kendi düşüncelerinize, planlarınıza ve yaptıklarınıza göz atıp mesajlar çıkarmalısınız. Bunu “Hayatın Muhasebesini Yapmak” adlı yazımızda benzer şekilde işlemiştik fakat orada kast edilen, haftalık olarak bir analiz yapmaktı. Burada ise, daha uzun aralıklarla yapılan ve kendinizdeki dönüşümleri içeren gözlemler kast ediliyor. Bu konuda kişisel olarak önerim, aşağıda kendi yazdığım mektubu okuduktan sonra sizin de kendinize böyle bir mektup yazmanız. Bu sayede bugün geldiğiniz noktayı daha iyi görebilir ve hayatınızı bir film şeridi olarak gözünüzün önüne getirebilirsiniz. Bazen dönüşüm yaşadığını hissetmek insana kendisini daha iyi hissettiriyor:

“Biliyorum Mücahit, o bölümü kazanmayı çok istiyorsun fakat kendini bu kadar hırpalama. Hayatını bir bölüm ya da üniversite kazanmaya endeksleme. Hayat, senin YGS-LYS kitaplarında çözdüğün sorulardan çok daha geniş. Hobilerini düşün, onlarda nasıl yaratabileceğin üzerine de kafa yor biraz. Çünkü kazanamadığında büyük hayal kırıklıkları yaşayabilirsin. Kazanırsan da mutlu olma garantin yok çünkü hayatının geri kalanını adayacağın bir mesleği 18 yaşında seçemezsin. Elbette dershaneye git, sorumluluklarını yerine getir fakat farklılıkları da hayatına kat.

Evet, tutkulu olman ve hayal kurman çok güzel fakat aşırıya kaçma Mücahit. Çünkü sonrasında yaşayacağın hayal kırıklıkları da o denli büyük olacak. Bunun yerine daha ufak şeylere odaklan. Yapabildiğini yap, hayatından keyif al. Eğer yaptığın şeyler gerçekten değer katıyorsa insanlar bir zaman sonra seni hak ettiğin noktaya getirecektir zaten. Hem baksana, başarılı insanların kaç tanesi bir anda o noktaya ulaşmış ki zaten? Biraz anı yaşa, güzel hatıralar biriktir. Yıllar sonra dönüp 18 yaşına baktığında “tamamen boşa gitmiş bir dönem” olarak hatırlama bu en güzel sürecini.

Çekirdek aileni ne kadar çok sevdiğini sen biliyorsun fakat bunu onlara da hissettir. Bundan bir yıl, iki yıl, beş yıl sonra ne olacağını bilmiyorsun çünkü. Onların yanındayken her saniyenin kıymetini bil fakat bunu yaparken kendi yolunu da çiz. Doğrularınız her zaman kesişmeyecek, bazı anlarda kendi kritik kararlarını vereceksin. Tehlikede olmadığın sürece onlar her zaman senin destekçin zaten, bunu bilerek yoluna kararlılıkla devam et.

Bir de en sevdiğin arkadaş grubun var tabi. O grup, sadece lise hayatının değil muhtemelen tüm yaşamının en güzel dostluklarını kattı sana. Bu yüzden onları da her zaman listenin öncelikleri arasına ekle. Yaşayacağın tüm iyi ve kötü olaylarda onların desteğini hisset. Hem güzellikleri hem de kötü olayları paylaşabileceğin insanların olmasını hissetmek harika bir şey çünkü. Tabi sen de bunu onlara hissettir. Evet, yalnızlığı seviyorsun fakat bu ömür boyu devam edemez. Sen yine belli aralıklarla inzivaya çekil ama var olan dost ve arkadaşlarınla da iletişimini sürdür. Çünkü yalnızlık isteği bir süre sonra sıkıcılaşır, hayatını problemli hale getirir. "