Bugün Ne Dinlesem? #11

Sherine – Nassay

Hobiler konusunda belli zevkler arasında kalmamak için hep farklı arayışlar yapıyorum, Sherine’i keşfetmem de bu arayış sayesinde olmuştu. Şarkıdan önce Sherine’in Mısır’da Salah’ın ardından en sevilen ikinci star olduğunu söylemek kendisine duyulan ilgiyi daha iyi anlatacaktır. Şarkı ise tam olarak Nancy Ajram parçalarının altyapı olarak 2020’lere evrilmiş hali gibi, insana güzel bir enerji veriyor.

Rozz Kalliope - Junya Mafia

Gerek şarkıcı gerek şarkı ismi yabancı dilde gibi gözükse de aslında Türk müzisyenin Türkçe bir şarkısı. Açıkçası şarkı trap parçalarının çoğunda olduğu gibi lirikalite olarak pek anlam taşımıyor fakat ritme kendinizi ister istemez kaptırıyorsunuz, en azından bende böyle olmuştu. Ne yalan söyleyeyim Türkçe Rapin bu kadar hızlı değişmesine ben de mesafeli bakıyordum fakat değişim hayatın her aşamasında olduğu gibi hobilerde de var, bunları inkar etmek yerine keyif almak gerekiyor. Sonuçta günümüzde (belli müzisyenleri saymazsak) müzik artık sanat olmaktan ziyade eğlence olmaya doğru evriliyor, dolayısıyla bazen iyi bir sanat değil onun yerine iyi bir eğlenceyi sunan insanları da başarılı olarak görüyorum.

Grup Teona – Sen = Yaşamak

Lisenin son senesi, okulda harıl harıl test çözüp öte yandan da hedef soran herkese Hukukçu olacağımı falan söylüyorum. O dönemde de Deniz Hoca Matematik dersime giriyor. Bir gün Deniz Hoca’yla konuşurken şöyle demişti: “Mücahit çok çalışıyorsun ve gerçekten hedeflerine saygı duyuyorum fakat tercih yapmadan önce gerçekten ne yapmak istediğini şöyle bir düşün. Gerçekten Hukukçu olmak mı istiyorsun, yoksa en yüksek puana sahip olduğu için başarını kanıtlamış olacağını mı düşünüyorsun? Bak ben üniversite döneminde konservatuar istiyordum fakat bizim Ardeşen’de öyle şeylere pek sıcak bakmıyorlardı, ben de çok sevdiğimi düşünerek Matematik okudum. Halen işimi severek yapıyorum fakat yıllar geçtikçe müziğin benim için esas tutku olduğunu fark ettim.”

Deniz Hoca çok haklıydı. Hukuk Fakültesini kazanamadığımda benim için dünyanın sonunun geldiğini falan düşünmüştüm. Sırf intikam duygusuyla tam burslu olup her bölümle ÇAP imkanı tanıyan bir vakıf üniversitesine gittim ve ilk yılın sonunda Hukuk bölümünü de okumaya hak kazandım fakat arayış sürecimin o karar kısmında fark ettim ki iki senemi boşa harcamışım, ben meğer Hukuk bölümünü sadece kendi başarımı kanıtlamış olmak için istemişim. Bunu fark ettiğimde Hukukçu olmanın zorluğuna karşı göğüs geren tüm Hukukçulara saygı duyup o alandan uzaklaşarak kendi yetkinliklerime odaklandım.

Peki bu olayı neden anlattım? İşte, o hayat dersini veren Deniz Hoca, önerdiğim şarkıyı söyleyen Grup Teona’nın solisti. Albümü 2 yıl önce çıkardıklarında şarkının kalitesinden bağımsız olarak bu hikaye eşliğinde dinlemiştim ve bu nedenle benim için hem bu şarkı hem de albümün geneli ayrı bir yere sahip. Sizler için de en azından dinlemeye değer olduğunu düşünüyorum; hem şarkının kalitesi, hem de kendi hikayesini yazan birinin hikayesine tanıklık etmiş olmak nedeniyle..

R.E.M – Drive

Müzikte en sevdiğim olaylardan biri, çeşitli şarkı ve şarkıcıları belli metaforlarla eşleştirmek. R.E.M’in parçalarını da bu kapsamda uzun yolculuklarla eşleştiriyorum. Drive ve Everyone Hurts bu konuda başı çeken parçalar. Sözlerinden bağımsız, o melodilerin ve sözlerin akış hızı insana uzun bir serüvenin içindeymiş hissini yaratıyor. Ayrıca 80’ler ve 90’larda yaptıkları o parçanın yarattığı ambians da insana kesinlikle old but gold havasını veriyor.

Lawson – Roads

Rozz Kalliope’dan sonra temsil ettiği müziği sentezleyen bir diğer isim ise, Lawson grubu. Aslında İngiliz alternatif rock gruplarının belli bir tınısı vardır, eğer o tarzı dinliyorsanız aşinasınızdır. Lawson bunu biraz daha değiştiren bir grup. Alternatif müziği merkeze alırken yer yer pop ve R&B eklemeleri yaparak kendilerini farklı bir yerde konumlandırıyorlar. Açıkçası her zaman dinlediğim gruplardan biri olduğunu söyleyemem fakat farklı tınılara aşinalık kazanıp ara sıra dinleyeceğiniz bir opsiyon olması için dinlemeye değer.