Bugün Ne Dinlesem? #4

Pixies – Where Is My Mind: Öyle bir grup düşünün ki, zamanında Kurt Cobain bile o grup hakkında “Onların kalitesinde müzik yapmak isterim.” demiş olsun. Nitekim Nirvana’nın bazı şarkılarında yavaş ve güçlü ses tonlarını sentezlemesi de Pixies’in pek çok şarkısında önceden uygulamış olduğu tekniklerden birisi. Pek çok farklı ruh haline uygun şarkıları olsa da benim için Pixies büyük oranda Where is My Mind demek. Özellikle de uzun yürüyüşlerde kendimle ilgili bir şeyler düşünürken çalma listesinin zirvesinde yer aldığını söyleyebilirim.

The Clash – London Calling: The Clash’in albümle aynı adı taşıyan London Calling isimli şarkısıyla ilk olarak lisenin başlarında tanışmıştım. O dönemde abimin de etkisiyle İngiliz müziğine karşı ilgim oluşmaya başlamıştı ve The Clash o günlerden bu yana her zaman ayrı bir yeri olan gruplardan biri. Özellikle de müziğe bakış açıları ve genel olarak şarkılarındaki anlam, rock’n roll’un daha çok benimsenmesinde büyük katkı sağladı. Complete Control, Know Your Rights ve The Call Up da bu süreçte önerdiğimiz diğer The Clash şaheserlerinden.

The Killers – Somebody Told Me: İlk çıkışını 2004 yılındaki Hot Fuss albümüyle yapan The Killers, aynı zamanda albümdeki Somebody Told Me ile özdeşleşmekte. Aradan geçen yıllarda çıkardıkları albümlerde beğenilen ve ödüller getiren pek çok şarkısı oldu fakat Somebody Told Me, aradan geçen 15 yılda alternatif müziğin ikon şarkılarından biri haline geldi. Yıllar önce alternatif müziğe karşı ilgi duyduğum dönemin başlangıcını yapan bu şarkı da yıllardır ritmimi bulmak istediğim dönemlerin önemli tercihlerinden biridir.

Kuan – Al Cenneti Çal Başına: Etnik müzikle ilk tanışmam, üniversite döneminde Radio Taifa dinlemeye başlamamla olmuştu. O dönemlerde farklı tınılarda bir yabancı müzik dinlediğimde bunun Türkçe versiyonunu kimlerin yaptığını araştırmak gibi bir alışkanlığım vardı, o kadar olmasa da bu halen devam ediyor. Böyle bir araştırma sonucunda Kuan’ın eserlerine denk geldiğimde kesinlikle belli periyotlarla dinlemem gerektiğine dair kendime söz vermiştim. Aradan geçen yıllarda bu sözü tutmamı sağlayan -Al Cenneti Çal Başına başta olmak üzere pek çok eserin sahibi- Kuan’a teşekkürler..

Can Atilla – Aşk-ı Hürrem : Bazı isimler vardır, onlarla aynı topraklarda doğmuş olmak büyük bir mutluluk verir insana. Can Atilla tam olarak böyle birisi. Batı Müziğine yönelik besteler yapan Atilla, öte yandan tarihi dokuyu da eserlerinde oldukça başarılı bir şekilde sunmakta. Aşk-ı Hürrem bu konuda ön plana çıkan eserlerinden birisi. Ayrıca Cariyeler ve Geceler, Mara Despina gibi eserlerinde de aynı dokuyu fazlasıyla hissedebilirsiniz.