Dibe Vurmuşluk Hissi
- Mücahit Sakar
- 30 Mar 2019
- 1 dakikada okunur

Hayatta bazı anlar vardır, başınıza daha kötü bir şey gelemeyeceğini düşünürsünüz. İşlerinizin iyi gitmediği, ailenizde sağlık sorunlarının baş gösterdiği ve çevrenizdeki herkesle iletişim problemi yaşadığınız o dönemde artık iyiden iyiye bir çukurun dibine düşmüş gibi hissetmeniz fazlasıyla normaldir. Bu anlar için geçerli olacak bir iyi, bir de kötü haberimiz var:
Kötü Haber: Bu yaşananları düzeltmek teknik olarak sizin elinizde değil.
İyi Haber: Eğer bakış açınızı değiştirirseniz olaylar kendiliğinden iyileşmeye başlayacaktır.
Kader sizden, her zaman ona güvenmenizi istiyor. Nasıl ki sizi dibe düşürdüyse aynı şekilde yukarı çıkarabileceğine inanmanızı bekliyor. Yoksa sizinle kişisel olarak bir problemi yok. Bunun tam tersi olarak, hiçbir şey yapmadan her şeyi akışına bırakmak da elbette yanlış. Olayların gidişatında insanlar olarak %5-10’luk bir etkimiz var, dolayısıyla dipte olma hissinden kurtulmak ve iyi şeyler de yaşamak için biz de bir şeyler yapmalıyız fakat bunların olumlu sonuçlar getireceğine inanarak yapmak gerekiyor. Hayatta her şeyi yolunda giden insanlar da benzer süreci yaşıyor aslında. Maddi olarak önemli noktalara gelmiş, kimseyle hiçbir problemi olmayan insanlar da bir zaman sonra yere çakılabiliyorlar. O yüzden yaşadığınız tüm durumları “kendi çalışmalarınız + kaderin etkisi” denklemi içinde değerlendirmelisiniz. Bunu bilmek, içinde yaşadığınız durumu daha iyi anlamanızı sağlayacaktır.
Bulunduğunuz noktayı anlamak şu yüzden önemli: Bunu anladığınızda uçlarda yaşamazsınız. Her şeyi belli bir formüle oturtup hayatın işleyişini anlayabilirsiniz. DJ’likte dünya çapında tanınan Avicii’nin kariyerindeki nirvana döneminde intihar etmesi de bununla ilgili, piyangodan çıkan parayla milyoner olan insanların üç yıl içinde hayatının darmadağın olması da. Unutmayın, eğer bir şeyi çok isteyip mücadele ederseniz hayat size zaten birkaç fırsat sunar. Sonraki süreç ise biraz size, büyük oranda da hayatın kendi stratejisine bağlı.
Comments