Ekrem İmamoğlu'nun Ders Çıkarılacak Kriz Yönetimi Başarısı

Dün akşam Twitter’da seçimin iptal olduğunu öğrendiğimde herkes gibi benim de aklımda bolca soru işareti vardı. Özellikle de boykot ve yeniden seçime girme ikilemi arasında büyük bir tartışma vardı. Her iki taraf da kendi argümanlarını sunarken aslında bir bilinmezin içindeydik. Kişisel olarak benim en merak ettiğim şey ise, Ekrem İmamoğlu’nun o anda nasıl bir iletişim stratejisi belirleyeceğiydi. Çünkü Sayın İmamoğlu’nu İBB Başkanı yapan en önemli unsurlardan biri, seçim sürecine kadar sergilediği iletişim becerisiydi. Dolayısıyla seçmenlerinin bundan sonraki süreçte boykot-yeniden seçim tartışmasına girip dağılmasını ya da bir arada durmasını sağlayacak olan da yine Ekrem İmamoğlu’nun ilk anda söyleyecekleriydi. Bu kapsamda iftar saatlerinde ufak bir açıklama yaparak esas pası 23.00 sularında yapacağı konuşmaya attı. Geçiş konuşması olsa da iftar saatinde yaptığı ufak açıklama çok değerliydi çünkü bu açıklamayı yapmasa kendisine karşı “ikinci bir Muharrem İnce vakası mı yaşanıyor” düşüncesi saatler içerisinde yayılabilirdi. Hele ki sosyal medyanın böyle bir olayda dakikalar içerisinde domino etkisi yapabildiğini düşünürsek, seçmenlerine “ben buradayım, rahat olun” mesajı vermesi kitlenin biraz daha bilinçli olarak 23.00’teki konuşmayı beklemesini sağladı.

23.00’teki esas konuşma ise liderlik yönetimi açısından ayrı ayrı hikayelere sahipti. İlk olarak, ellerini oynatma biçiminden vurgu ve tonlamalara kadar kendine duyduğu güveni tüm detaylarla yansıtıyordu. Bu konuşmada göstereceği en ufak tedirginlik ya da aşırı hırs, seçmenlerinin yanlış düşüncelere kapılmasına neden olabilirdi. Bunun yerine seçmenleriyle birlikte yazdığı bu hikayenin burada bitmeyeceğini, bu hikayenin mutlu sonla tamamlanacağını her cümlesiyle kendisini izleyenlere hissettirdi. Kriz yönetimini esas en iyi şekilde yaptığı nokta ise, insanları kenetlenmeye çağırmasıydı. “Sanatçı, iş insanı, işçi, öğretmen.. Hiçbiriniz korkmayın, konuşun!” cümlesi, dün akşam sosyal medyadaki sinerjinin oluşmasını sağlayan en önemli başlıklardan biriydi. Bu başlık #herşeyçokgüzelolacak gibi bir metaforla birleşince ünlüleri, aydınları ve halkı bir araya getiren birliktelik ve inanç bloğunun oluşmasını sağladı.

Kriz yönetimiyle karşılaştığınızda ilk birkaç saat çok önemlidir. Eğer liderliğinizi kabullenen insanların size aynı şekilde inancını sürdürmesini istiyorsanız onları ilk anda sakinleştirip olayları birlikte çözebileceğinize dair mesajı hissettirerek vermeniz gerekiyor. “5 Adımda Liderliğe Giden Süreç” adlı yazımızda belirttiğimiz bu stratejiler, Ekrem İmamoğlu tarafından gayet başarılı bir şekilde uygulandı. Elbette önünde zorlu bir süreç var fakat ilk anda söyledikleri ve kitleleri harekete geçirme gücüyle kendi seçmenine gereken ümidi ve umudu verdi. Bu nedenle, akşam seçim iptali kararından 23.00’teki konuşmasına kadar geçen süreci ve yaptığı konuşmayı birer liderlik ve kriz yönetimi becerisi olarak not alıp ilerleyen dönemlerde kendi liderlik süreçlerinize uyarlamanız önemli kazanımlar sağlayacaktır.