İki Dost Zaman İçerisinde Sevgili Olabilir Mi?
- Mücahit Sakar
- 18 May 2019
- 2 dakikada okunur

Geçenlerde hayatımın muhasebesini yaparken üzerinde düşündüğüm konulardan birisi geçmişteki ilişkilerim oldu. Aslında sadece karşılık bulup ilişki yaşadıklarım değil platonik olanlar da bu düşündüklerim arasındaydı. Sonra şunu fark ettim, bir süre sonra duygusal yakınlık hissettiğim insanların bazılarıyla daha önceden dost şeklinde bir iletişimimiz varmış. Açıkçası ilk başta kendimi biraz yadırgadım, çünkü bunun bir “güven suistimali” olduğunu düşünüyordum. Sonrasında detaylı düşününce bunun –en azından benim için- normal olabileceğini fark ettim, nedeni ise bir kadına karşı duygusal yakınlık hissetme sürecimden kaynaklanıyor.
Konuyu şu şekilde daha iyi aktarabilirim; bugüne kadar aşık olduğum kadınlarla aramızda hep daha öncesine dayanan bir hikaye vardı. Bu hikaye, üzerinde saatlerce konuşabileceğimiz bir hobiyi de kapsayabilir; birlikte aştığımız zorlukları da.. Tabi aramızda bu hikaye oluşurken duygusal bağ kuracağımızı hissetmiyorum, bu nedenle çoğu zaman farkında olmadan dost olduğumuzu görüyorum. Genellikle olay bu şekilde ilerleyip iki dost olarak karşımdaki insanla kaliteli bir iletişim sürdürürken bazen bir süre sonra farklı bir his oluşuyor ve aramızdaki bağın bunun daha ötesinde olması gerektiğini hissediyorum. Üzerinde düşününce aslında bu hislerin de kendi içinde bir dinamiğinin olduğunu fark ettim. Mesela kendi hayatımızda ilişki yaşadığımız, hoşlandığımız insanlar üzerine konuştuğum birisiyle duygusal bağ kurmam pek mümkün değil, onu zaten kendi içimde de tamamen dost olarak konumlandırıyorum. Fakat bu gibi konuşmaların dışında gelişen dostluklarda bazen o sinerjiyi hissettiğim oluyor.
Tabi yukarıdaki anlatıyı bir genelleme değil, istisna olarak ele almak daha doğru olacaktır. Dost olarak gördüğüm birine karşı duygusal bağ hissetme durumu %3-5’lerdeyken, duygusal bağ hissettiğim biriyle önceden dost olmuş olma ihtimalim de aynı şekilde çok düşük bir olasılık. Yine de önceki ilişkilerim gösteriyor ki –genelleme yapmamak adına bunun en azından bende geçerli olduğunu belirtmemde fayda var- nadiren de olsa dostunuzla sevgili olabilirsiniz. Hatta aranızda önceki sürecinizden dolayı oluşan hikaye sayesinde daha sağlam zemine sahip bir ilişki de yaşayabilirsiniz. Öte yandan karşınızdaki insanın olaya yaklaşımı sizinki gibi değilse onu kaybetme ihtimaliniz de var. Bu nedenle böyle bir durum oluştuğunda karşı tarafa söylemeden önce kendi içinizde bir istişare yapıp söyleyeceklerinizin artılarını, eksilerini, sonraki sürecini tartmanız gerekiyor. Sonrasında ise duygularınızı salıp karşı tarafa aktarın ve hayat akışının sizi götüreceği noktayı takip edin. Sezen Aksu ve Ceza’nın sevdiğim bir düetlerinde dedikleri gibi: Gelsin hayat bildiği gibi..
Comments