İçe Dönük ve Dışa Dönük Olmak
- Mücahit Sakar
- 5 Nis 2019
- 2 dakikada okunur

Çevremizdeki herkesin sosyallik anlayışı içe dönük ve dışa dönüklük arasında şekillenir. Bazıları duygularını dışarıyla paylaşmayı, birlikte hareket etmeyi severken diğer bir kısım da olayları kendi içinde yaşamayı sever. Bunu siyah ve beyaz gibi ayırmamak gerek, çünkü gri noktalar da vardır ve pek çok insan hayatının çeşitli dönemlerinde iki kategoriye de dahil olabilir. Buradaki önemli nokta ise, herhangi birisinin daha doğru ya da yanlış olmadığını söylemek. İkisinin de hem bizzat birey için hem de toplum adına –genellikle sonradan anlaşılsa da- bir değeri bulunuyor.
Dışa dönüklüğün hem birey hem de toplum için güzel tarafı, pozitif duyguların daha ön planda olması. Bu gibi insanların hep belli bir ortamları vardır ve problemlerle tek başlarına yüzleşmek zorunda kalmazlar. Aynı şekilde iyi şeyler yaşadıklarında da o sevinci çevreleriyle birlikte kutlamanın hazzını yaşarlar. Eğer iyi bir çevre varsa bu pek çok açıdan keyifli bir yaşam sunulacağı anlamına gelir.
Öte yandan içe dönüklüğün de kendi içinde önemi bulunmakta. Örneğin, Yusuf Hayaloğlu şiirleri. Gerçekten kendi içinde yaşamayan, kafasında çevreden ayrı bir dünya kurmayan birisi nasıl yazabilir o şiirleri? Bu tamamen içe dönüklüğün bir sonucu. Aslında genel olarak sanatçıların bu konuda bir eğilimi olduğunu söyleyebiliriz. Pek çok şair, ressam hatta tasarımcı içe dönük yapısıyla bilinir. Çünkü sanatçılar üretim sürecinde kendilerini çevresinden soyutlar ve kafasında kurduğu dünyayı şiirine, resmine ya da tasarımına yansıtır. Bu da aslında içe dönük insanların uzun vadede toplumun geneline yaptıkları katkının bir yansıması.
Yazının başında içe dönüklük ve dışa dönüklük arasında bir seçim yapılmamasını, ikisinin de bir kendi içinde avantaj ve dezavantajlarının olduğunu belirtmemizin nedeni buydu aslında. Bu konuda kendinizi bir kalıbın içinde tanımlamak yerine bulunduğunuz noktanın tadını çıkartmaya çalışın. Bazen varlığınız ve davranışlarınızla bazen de ürettiklerinizle geniş kitlelerin hem saygısını hem de takdirini kazanabilirsiniz. Her iki durumda da bunu bilip kendinizi iyi hissetmek sizi olgunluk anlamında bir üst noktaya taşıyacaktır.
Comments