Neden İntihar Etmiyorsun?

Başlığın biraz karmaşık ve ağır olduğunun farkındayım, yıllar önce İnsanın Anlam Arayışı kitabını okurken Viktor Frankl’ın sorduğu bu soruyla karşılaştığımda ben de aynı hisleri yaşamıştım. Özellikle de “Neden hayata geldik?”, “Bu hayattaki misyonumuz nedir?”, “Ölüm bizim için ne anlam ifade ediyor?” gibi soruların pençesindeyken bu sorunun bendeki önemi çok daha farklıydı. Bu kısmı yorumlamadan önce Viktor Frankl’ın neden bu soruyu sorduğuna kısaca değinelim; Viktor Frankl varoluşçu bir nörolog. Kitabında da sıklıkla bahsettiği Logoterapi tekniği sayesinde Psikoloji dünyasının önemli isimlerinden biri. Varoluşçu olmasının ona kattığı özellik ise, sürekli olarak hayattaki amacını belirmeye çalışması. Çünkü varoluşçuluğa göre insan, ne olmak istediğini kendisi belirleyen bir varlıktır.

Varoluşçuluk düşüncesini bir kenara bırakıp sadece başlıktaki soru üzerinden ilerlersek, bu soru bana özellikle de genel toplum yapımızı düşündürttü. Aslında Viktor Frankl bu soruyla; sokağa çıktığınızda görebileceğiniz bıkkın, hayattan beklentisi kalmamış ve belli rutinlerin içerisinde yaşayan insanları hedef alıyor. Kendi döneminde danışanlarına bu soruyu sorarak hayat amaçlarını bulmalarında yardımcı olmaya çalışan Frankl, özellikle de sonuca varmış insanlardan ziyade o süreci yaşayan insanlara odaklanmakta. Ben de okuyucu kitlemizin 18-25 yaş aralığında olmasından hareket ederek bu soruyu sizlere sormak istedim. Bir diğer isteğim ise, kendinize belli periyotlarla bunu sormanız. Çünkü henüz kendi hayatınızın başlarındasınız, bu yaşlarda hayat amacınızı oluşturmazsanız ileride çok daha sallantıda ve git-geller yaşayan bir psikolojiye sahip olabilirsiniz.

Mesela bu gece başınızı yastığa koyduğunuzda hangi hayat amacınızı düşüneceksiniz? Nelerin uğruna zaman harcamak sizi pişman etmez? Bunu bir günde bulmanıza gerek yok, zaten bir günde bulunan hayat amacı pek de gerçekçi olmayacaktır fakat bu düşünce aklınızın bir kenarında dursun. Hayat amacınızı keşfettiğinizde zaten onun sizin için en doğru tercih olduğunu anlayacaksınız. Bu durumu, aşık olduğunuz insanı farklı bir enerjiyle hissetmek gibi düşünebilirsiniz. Yeter ki bunu aramak için istekli olun ve hayat amacını bulma talebi aklınızın bir köşesinde yer alsın, vakti geldiğinde o sizi bulacaktır.