Vaka Analizi: Getir-Yemeksepeti Rekabeti
- Mücahit Sakar
- 23 Nis 2019
- 2 dakikada okunur

“Girişimcilikte Fikir Değil Çalışmak Önemli” adlı yazımızda da belirttiğimiz gibi, iş dünyasında fikirler değil sonuçlar önemli. Eğer işinizde başarılı bir şekilde ilerliyorsanız bir süre sonra ne yaparsanız yapın rakipleriniz oluşmaya başlıyor. Nitekim Getir ve Yemeksepeti arasındaki yeni rekabet de bunun yansımalarından birisi. Getir geçtiğimiz aylarda “Getir Yemek” adlı yeni bir servis geliştirirken bu sayede yemek siparişi işine de gireceğini gösterdi. Bu hamleye karşılık Yemeksepeti de Banabi uygulamasını geliştirdi ve mevcut yemek siparişlerinin yanı sıra market alışverişlerini de sağlamaya başladı. Buradaki kilit soru; iki firma birbirinin pazar paylarını nasıl etkileyecek?
Getir Yemek elbette mevcut kitlesi sayesinde pastadan pay alacaktır fakat Yemeksepeti artık yemek siparişinde tek başına sistem haline gelmişken ondan ciddi bir müşteri çekmesi pek beklenemez. Özellikle joker indirimleri sayesinde Yemeksepeti’nin ofis ve diğer arkadaş ortamlarında ciddi bir çekiciliği bulunuyor. Getir Yemek bu noktada geniş kitlelere ulaşmak istiyorsa joker indirimi gibi kendi stillerini geliştirmesi gerekiyor. İnsanlar ancak bu sayede birbirine “Getir Yemek daha iyi gibi duruyor ya, bu sefer onu deneyelim” diyebilir. Tabi bu süreçte hız da çok önemli. Getir Yemek yeni bir hizmet olduğu için hızları lokasyona bağlı olarak değişiyor ve bazen daha kısa sürede gelirken bazen de fazla uzayabiliyor. Yemek siparişinde uzun vadeli etki bırakmak istiyorlarsa bunu da bir istikrara bağlamak zorundalar. Öğrenci ve/veya yeni mezunlarla iş ortaklığı bu konuda ilk aşama için değerli bir katkı sunabilir.
Yemeksepeti’nin Banabi ile giriş yaptığı market alışverişi piyasasındaki şansını ise açıkçası daha yüksek görüyorum. Çünkü Getir’in fiyatları orta sınıf için yüksek seviyede, Banabi bu konuda –en azından şimdilik- uygun bir fiyat politikasına sahip. Beşiktaş bölgesinde kurmaya başladıkları depoları düşünürsek Banabi bu konuda uzun vadeli bir uygulama olarak düşünülüyor. Yemeksepeti’nin bunu başarmak için elinde iki önemli avantajı var:
1) Yemeksepeti’nin elindeki büyük bir kitle
2) Hem mevcut sermaye hem de yatırım potansiyeli olarak ciddi bir gücünün olması
Banabi’nin Yemeksepeti uygulamasıyla entegre olması, firmanın ilk avantajı değerlendirmeye istekli olduğunu gösteriyor. Eğer fiyat politikalarını aynı şekilde sürdürebilirlerse Yemeksepeti’nden alışveriş yapan ofis personeli ve arkadaş topluluklarını diğer ihtiyaçları için Banabi’ye çekebilirler. Bunu yapabilmeleri için en önemli avantajı ise ikinci maddede yer alan sermaye ve yatırım potansiyeli gücü. Eğer depolarını bu şekilde yaygın bir ağ haline getirebilirlerse maliyetleri de azalacaktır, bu da fiyatları düşük tutmalarını sağlayabilir.
Sonuç itibariyle, bu rekabetin iki firmaya da katkı sağlayacağını fakat Yemeksepeti’nin biraz daha kârlı çıkacağını düşünüyorum. Özellikle bakkal, büfe ve marketler bu kadar büyük bir dönüşümün içindeyken onları kapsayan bir sistem Yemeksepeti’ni şimdikinden çok daha önemli bir noktaya taşıyabilir. Bu noktada Yemeksepeti’nin en önemli sınavı ise, bu market ve büfelere karşı izleyeceği strateji olacak. Eğer onları iş ortağı olarak gördüğünü hissettirirse (komisyon oranları + iletişim biçimi olarak) restoran zincirlerindeki sistemin bir yenisini market, bakkal ve büfeler arasında kurabilir. Diğer türlü ise bu işletmelerin kendi sistemlerini kurup sektörde çok daha geniş bir rekabet ortamı oluşturacağını söylemek mümkün.
Comments