İlgi ve Uzmanlık Alanınızı Birleştirmek

Maalesef rekabetin zirveyi gördüğü yıllardayız ve herkesin her mesleği yapmaya talip olduğu bu dönemde kimin işin uzmanı olduğunu anlamak gittikçe zorlaşıyor. Şirketlerin açtığı herhangi bir iş ilanı için ilgili-ilgisiz binlerce başvurunun gelmesiyle birlikte bu uzmanlığı özgeçmişlerden anlamak da maalesef artık pek mümkün değil. Bu nedenle headhunter dediğimiz beyin avcıları da dahil işe alımla ilgilenen herkes, müthiş bir efor sarf ederek doğru kişiyi bulma peşinde. Bu doğru kişiler eskiden okullarından belli olurdu, artık sosyal medya ya da websiteleri aracılığıyla belli oluyor.

“Peki biz kendi ilgi ve uzmanlık alanlarımızı nasıl birleştireceğiz?” sorusu burada ön plana çıkmakta. Bunun ilk formülü, yapmaktan en keyif aldığınız aktiviteleri bir kağıda yazmak. Bu satranç oynamak da olabilir, film izlemek de, kitap okumak da, dil öğrenmek de. Aslında her şey olabilir. Diğer tarafta da uzmanlaşmak istediğiniz şeyleri yazın. E-ticaret, programlama, başka bir bilgisayar programı türü, dijital pazarlama vb.. Sonrasında ise bu iki listeyi alın ve birbiriyle karşılaştırın. Bu karşılaştırma sırasında aklınızda hep şu soru olsun: “Ben bunların hangi ikisini birleştirirsem fark yaratabilirim?”

Bu dışarıdan gelecek bir fikirle değil, sizin kendinizi tanımanız ve ilgi/uzmanlık alanlarınızla ilgili bilgi sahibi olmanıza bağlı. Örneğin, Tom Fishburne ilgi alanı karikatür olan birisiydi. Yıllarca karikatür çizmeyi baş hobisi olarak belirledi. Bu esnada pazarlama alanında çalışıyordu ve sonrasında bu ikisini birleştirmeyi düşündü. “Marketoonist” adını verdiği bir marka oluşturdu ve buradaki amacı şirketlerin pazarlama faaliyetlerini karikatürler üzerinden hazırlamaktı. 

Bu fikir fazlasıyla tuttu ve Tom Fishburne şu anda önemli bir ajans sahibi olarak şirketlere hizmet sunarken diğer yandan konuşmacılık da yaparak kariyerine devam ediyor. Burada elbette en kilit nokta, ilk başta pes etmeden kendinize net bir planlama yapmak. Çevrenizdeki insanlar ilk başta ne yapmak istediğinizi anlamayabilir, haliyle olumsuz geri dönüşler yapabilirler. Bu nedenle kendinize bir hedef kitle belirleyin ve çalışmalarınızla ilgili sadece uzmanlığını bildiğiniz kişilerden geri dönüşler almaya bakın. 

Artık kişilerin kendilerini markalaştırdığı bir dönemdeyiz ve bunun için yapmanız gereken tek şey, yukarıda söyleneni sosyal medya yoluyla bunu kitlelere duyurmak. Eğer gerçekten kaliteli iş çıkartıyor ve hedef kitlenize ulaşıyorsanız insanlar bir şekilde sizden bilginizi satın almak için teklif yapıyor ve bu rekabette ayakta kalmanızı sağlıyorlar.